30 Eylül 2010 Perşembe

Rapid Wien-Beşiktaş aklımda kaldığı kadarıyla



Deplasmanda alınan bu 3 puan ileride grubun kaderi için çok önemli oldu gerçekten çok önemli olan 3 puanı güzel bir oyunla almayı başardık.Şimdi maddelere geçelim:


-Quaresma'nın sakatlanması bizi olduğu kadar takımıda bir anlıkta olsa moral bozukluğuna soktu,o dakikaya kadar her sıkıştığımızda topu ayağına attığımız adamın sakatlanması kötü oldu.


-Quaresma'nın sakatlığı ve şuan ne durumda olduğunu bilmememiz bizim için sıkıntı yaratıyor.Umarım ciddi bir sakatlığı yoktur malum önümüz Trabzon deplasmanı.


-Ersnt sanırım çok fazla Guti'yle takılıyor kendi işinin yanında birde Guti vari ara pasları oyunu açması çok şık oluyor.Böyle devam ederse gözümüz iyice alışacak bu duruma.


-İbrahim Üzülmez dakika 90+1 yaş 36 skor 2-1 hala kanattan bindirme yapıyor ne söylenir ki ?


-Hakan Arıkan geçen üst üste ne yaptığını şaşırdığı maçlardan sonra toparlanmış gibiydi,ne olur bozma kendini.Sakatlanmak pahasına adamın önünden uzayarak aldığı topuda takdir etmemek mümkün değil.



-Yanlız Q7 'nin yanlış hatırlamıyorsam 13.dakikada vurup kale direğinden gelen şutu neydi öyle ? Bi adamı izlemek bu kadar zevkli olur.


-Guti bugün formsuzdu pek etliye sütlüye bulaşmadı ufak bir sakatlığı yada herhangi bir durumdan olabilir,belkide Ernst'in bu aralar onun işinede el atmasına bozulmuş olabilir.


-Her maç gösterdi bu maçta gösteriyorki özel durumlar olmadığı sürece bu takımın santraforu Bobo'dur.


-Holosko iyi hoş,hızlı,savunmayı hazırlıksız yakalıyor hepsi süper de pas ver be kardeşim pas bu kadar olmaz.


-Holosko'nun kaçırdığı pozisyonlarda Quaresma yada Bobo olsa ne olurdu acaba ? Gerçi Q7 sakatlanmayıp Holosko girmemiş olsaydı Rapid o boşlukları bırakıp o kadar çıkarmıydı onuda tartışmak lazım.

Bobo'da hep aynı gol sevinci biraz değiştir şunu biraz yaratıcı ol.



-Ferrari'nin lig maçlarında neden tercih edilmedğini anlayamadım adam gayette güzel oynuyor,Zapo'yla beraber dönüşümlü olarak oynayabilirler.


-Maç 0-0 devam ederken dakika 25 falan burdan 1 puan alırsak bizim için çok iyi olur demiştim şimdi eve 3 puanla dönüyoruz hemde Quaresma'sız 1-0 geriden gelip.Bu Beşiktaş'ta bazı şeylerin değiştinin kanıtıdır.


-Bu zamandan sonra Porto'yla liderlik için çekişicez desek herhalde yanlış olmaz.Gerçi Beşiktaş bu 2 maç görüp büyük konuşmamak lazım..Hep beraber görücez.



* Resimler www.ntvspor.net'ten alıntıdır.

29 Eylül 2010 Çarşamba

Günün Fotoğrafı - 29.09.2010




Cska Sofia'lı abi takımının aşkını göbeğine,kalbinin üstüne,koluna nereye bulursa kazımış..(resim İnönü'den deplasman tribünü)

26 Eylül 2010 Pazar

25 Eylül 2010 Cumartesi

Beşiktaş-Antalya aklımda kaldığı kadarıyla



Öncelikle şunu belirtmek isterim maçın ilk yarısını izleyemedim o yüzden değerlendirmeleri 2.yarı üzerinden yapmaya çalışıcam.

-Herşeyden önce bu takım spiker melih'in söylediği gibi oynadığı oyundan zevk alıyor ve beraber takım halinde hareket etmeyi beceriyor şu güne kadar geldiğimiz en önemli nokta bu.

-Fabian Ernst adamdır,futbolcudur,çalışkandır,delikanlının hasıdır.

-Bu seyirci yıllardan beri bunu bağırıyor mücadele,hırs,istek oynayın oynayarak kaybedin bu taraftar sizi yine alkışlar istenen mücadele yani bu akşam yaptıklarınız.

-Kadıköy'de seyircisiz maçta eli ayağına dolaşan Antalyaspor 2metre öteye pas atmaktan aciz Antalyaspor bu gün aslan kesildiler.Fener'den golü yiyip ardından hemen santradan sonra topu rakibin ayağına atan takım bu gün yerden kaldıramadık.O maçta toptan korktular bu maçta topu yemeye çalıştılar 2 maç arasında bu denli fark anlayamadım neler dönüyor.


-Quaresma taraftarın sevgilisidir,yıllarca aranan kandır,Pascal'dan sonra yeni doğan efsane olma yolundadır.

-Antalyaspor kalecisi bu güzel oyunu kirletmek için elinden geleni yaptı.Makul şartlarda zaman geçirme anlaşılabilir ama bukadarıda olmaz be kardeşim suyunu çıkardı.Hakeminde sarıyı göstermek için ne kadar bu kadar beklediğini anlamış değilim.

-Hakan Arıkan'ı tanımak mümkün değil.Geçen hafta ve bu hafta sahada yaptığı saçmalıklardan 2 gol yedik.2sindede maçı zor çevirdik.Zaten bugün 2.golden sonra yere yatıp şükür etmeside yaptıklarının farkında olduğu gösterir.Kendine gelmesi şart yoksa Cenk varken o kaleyi zor görür.



-Bobo bu takımın bir numaralı santraforu olduğunu birkez daha gösterdi.Alıyor dönüyor,topu dinlendiriyor,kafa,şut hepsi var.Son kısmı Rıdvan Dilmen tarzı oldu ama hakikaten öyle.
-İbrahim Üzülmez artık sırtına Brave Heart yazsınlar.Brezilya'lı oyuncular gibi lakap yazma oluyor madem onada Brave Heartyazalım.
-Tabata böyle gidersen olabilecek gibi çalış biraz daha oh bak Delgado'da gitti mis gibi ortam kaldı sana hadi.
-Aurelio geldiğinde sana soğuk baktım,rico'yu tokatladın diye istemedim ama gel artık tamamsın sende Kara Oğlan.

+Quaresma'nın martıyı yakalama kısmı süperdi.Futbolun güzellikleri kliplerine girebilecek bir görüntüydü.Çat diye yakaladı hayvanı valla.

24 Eylül 2010 Cuma

Öneri Yerine Gitmiş




Bu sabah spor haberlerine bakarken İverson Beşiktaş ilişkisine denk geldim ve çok şaşırdığımı itiraf etmeliyim.Sürekli bir oyuncuyu bir yerden başka yerlere transfer etmeyi seven medyamızın ürünü olabilir ama şaşırmam başka bir yerden geliyor.Siteyi takip edenler daha önceden görmüş olabilir bundan tam 10 gün önce 14 eylül günü iverson'u Beşiktaş'a önerdim:) (evet önerdim) Bugün bakıyorum iverson'la anlaşılmak üzereymiş vallahi süper.İverson'un gelmesi tarifi imkansız birşey olur.Ama asıl merak ettiğim konu şu bu anlaşma sağlanırsa bize menajerlik ücreti olarak birşeyler düşermi acaba ?

19 Eylül 2010 Pazar

Derbinin Ardından Aklımda Kaldığı Kadarıyla




Evet belki gazete başlığında dağıttı yazıyor nasıl dağıttı 1-1 bitti diyenler olabilir tamam skor olarak olmayabilir ama oyun olarak Beşiktaş bugün kendini ispatlamıştır benim gözümde.Madde madde devam edelim:

-Kendi evinde oynayan bir Fenerbahçe'yi uzun zamandır bir derbide bu kadar kapanarak ve aciz kalarak oynadığını hatırlamıyorum bu Beşiktaş'ın başarısıdır.

-Oyuna hakim olmamıza rağmen pozisyon sıkıntısı çektiğimizi söylememiz lazım.Bobo'nun girişiyle bütün takım rahatladı.

-Nobre rakibi boğduğumuzda sağlı sollu ortalar gelirken,karamboller olurken kullanılması gereken bir forvet tipi.Bobo topu dinlendirebilen,güçlü,şut özelliği olan bir adam her zaman bu takımın ilk forvet tercihi Bobo olmalı.

-Nihat'a söylenecek hiçbir kelime yok Beşiktaş'ın çocuğu dedik,vikingur'a golleri sallayınca tamam dönüyor dedik fakat fos çıktı.Şuanki haliyle Güiza'dan bile kötü(evet o kadar kötü) olmuyor Nihat böyle sırtında taşıdığın formaya yakışmıyor.

-Yan top rahatsızlığımız bu maçtada çıktı altın tepside golü sunduk resmen.

-İbrahim Üzülmez'in çabası,hırsı söylenicek hiç birşey yok Beşiktaş'ın çocuğu İbrahim Üzülmez'dir candır.

-Guti,Ernst,Aurelio 3lüsü olmuş gibi bu gün sırıtmadılar Aurelio,Guti ve Ernst e iyi uyum sağlamış gibi.

-25 dk rakibi dağıtıp üstüne golü yiyince moral olarak takımın o kadar çökmesi kötü geldi gözüme bu kadar oyundan kopulmamalı.İleride Uefa düşünüyorsak eğer maçtan kopmak bu denli olmaz.

-Gölü yedikten sonra kalemizde verdiğimiz pozisyonlar doğruyu söylemek gerekirse Allah korudu fark olabilirdi.

-Fener'liler söyleyince kızıyor kabul etmiyorlar ama bu takım inanılmaz şekilde provakatör oyunculardan kurulu hemen her pozisyonda bu kadar rakibi tahrik,hakeme baskı yapılamaz.Bu kadar takım halinde olması oyuncuları bu hareketleri yapmaları söyleniyor gibi akıl alır gibi değil.

-Emre Belözoğlu ne bir abidir,ne bir sporcudur,nede birşeydir,Fener'lilerin aşık olduğu bir adamdır sadece spora objektif gözle bakan insanların gözünde sıfırdır.


-Dia,Niang ikilisi ileride birbirlerine daha çok alışıp takımdan da destek aldıklarında daha iyi olurlar bu ikiliye dikkat.

-Quaresma iyi hoş ta çok yanlız kalıyor yanına ver kaç yapabileceği paslarını koşu yoluna yuvarlayabileceği adam şart.

-Takımı bugün yenilseydik bile samimi söylüyorum beğenirdim,Hırsımız,oyunu istememiz,hakim olmamız hepsi çok güzel Kadıköy'den Fener ne kadar kötü olursa olsun 1 puan almak iyidir en azından kötünün iyisidir.Bundan sonra Beşiktaş'ın önü açıktır.

18 Eylül 2010 Cumartesi

Bıçak Sırtı





Sonunda beklediğimiz derbiye 24 saatten az kaldı.Fikstür çekildiğinde belki bu kadar önemli görülmüyordu maç zaman olarak fakat bu gün geldiğimiz şu durumda tamamen bıçak sırtı bir maç bizleri bekliyor.Her iki tarafında kaybetmek gibi bir lüksü yok gerçi daha sezonun başı ne diyosun arkadaşım diyebilirsiniz fakat bundan sonraki haftalar için belkide başlangıç olacak bu maç.Şöyleki ;

Beşiktaş

Sezona basınımızın deyimiyle bomba transferler ve onun yanında getirdiği kucak dolusu umut ve toz pembelikle girdik.Quaresma'nın hırsı takıma uyumu oyunu,Guti'nin sahadaki varlığı,Necip'in takımdaki yeri alınan skorlar,gelinen yerler herşey rayında gidiyor.Bu sarhoşluk içinde UEFA kupasında şuana kadar gruptan çıkamamış bir takım olarak final düşünen sahadaki maçı başlamadan bitiren bir duruma geldik(belkide getirildik).Şuana kadar oynadığımız rakipler samimi söylemek gerekirse ilerisi için aşırı şekillerde umutlu olmamızı sağlayacak rakipler değildi fakat gönül bu istediğini görüyor sahada.Bizim şuana kadarki en ciddi rakibimiz hemde kendi evinde bir Fenerbahçe olacak bu maçta çıkar fenere karşı süper top oynar 3 puanı alır gelirsek derimki tamam bu takım oluyor umut etmeye devam.Şimdi biraz takıma bakalım:

-Quaresma sezon başından beri ne yapacağı tartışılan oynamaz denilen fakat gelince ortalığı birbirine katan herkesin deline doladığı Quaresma fenerin .. marşıyla bizleri gaza getiren bir Quaresma var.Benim görüşüm ona bu maçtan önce bizim için ne kadar önemli olduğu ve bu maçın neden mutlaka kazanılması gerektiği anlatılacak ve gereğini yapacaktır.Benim şahsım adıma en güvendiğim isim o.

-Guti: Ernst'le beraber ona çok iş düşecek Fener orta sahasında kazandığımız topları ağır Fenerbahçe defansının arasına çok iyi bırakmaları gerekiyor özellikle Guti beni izlemek için Fenerbahçe maçını bekleyin demişti bekliyoruz.

-Kaleci? şu durumda Cenk yada Arıkan gibi duruyor fakat buda önemli bir karar.Cenk desek gayet formda kendine güveni tam kesmek olmaz,Arıkan desek tecrübe süper sezon başından beri pek oynamadı.Cenk kaleye geçerde hatalı goller yerse hem kendine olan güveninde sorun yaşayacak hemde basın hemen neden tecrübeli Hakan geçmedi yazıları çıkaracak.Arıkan geçse hatalı golleri yese neden formda olan Cenk kalede değildi denilecek.Yani her halükarda basının lafları hazır iyi karar verilmeli.


Fenerbahçe

Geçen sezon ki şampiyonluk hezimetinden sonra atlattık falan diyorlar fakat hala kendilerine gelebilmiş değiller.Her başarısızlıkta dolaptan çıkarılıp ısıtılarak ortaya çıkarılan bir yemek gibi oldu ve olmaya devam edecek.Sezonun başlamasına kadar teknik direktör belirsizliği sonra apar topar gönderilmesi ve yerine Aykut Kocaman'ın geçirilmesi,bir türlü gelmeyen taraftarın yıldız beklentisi(gerçi aha bak yıldız diye getirdiler koydular önlerine ehe yıldız deyip seviniyorlar ve 2 maça çıkmış adamı Quaresma'yla kıyaslıyorlar komik oluyor dur bi seyredelim kardeş sizinkinide görelim) başarıyı artık isteme durumu olağan üstü bir durum içindeler.Şampiyonlar liginde Young Boys tokadı sonrasındada Paok tokadıyla daha koltuğuna oturamadan sallandı Aykut Kocaman.Herkes ligdeki Antalya maçına gözlerini çevirmişken karşısında ne yaptığını bilmeyen bir rakip bulunca 4tane sallayıp herşeyin üstüne süner çektiklerini sandılar fakat olmadı..Hemen ardından gelen bir yenilgiyle beraber yine dedikodular pörtledi ve artık ne taraftarın nede camianın yenilgiye tahammülü yok gibi.Daum'a ödenilen tazminatı amorti etmek için başa geçirilen Aykut Kocaman'ın son maçı olabilir yenilgi halinde.Sezon başında geyikleri yapılıyordu kaç hafta dayanır diye belkide doğru çıkabilir.Fenerbahçe şuanda patlamaya hazır bir bombanın üstüne oturuyor kaybederlerse yer yerinden oynar diyorum,şayet kazanırlarsa yine birşey değişmez Aykut Kocaman biraz zaman kazanır ama bu hocayla bu takım gitmez çok belli birşey.


Son olarakta yazının özü olarak Fenerbahçe'nin daha öncede kötü gittiği zamanlar oldu ve imdadına her zaman derbiler yetişti.Bizi yada Gs 'yi yenerek toparlanıp yollarına devam ettiler.Fakat bu sefer diğerleri gibi bakmıyorum maça büyük bir umutla bekliyorum ve inanıyorum Kadıköy'de Fenerbahçe'yi mağlup edeceğimize..

16 Eylül 2010 Perşembe

Derbi Geyikleri miş müş



Gololurr olarak bazı duyumlar geldi engin araştırmacılığımız sayesinde gündeme bomba gibi düşecek haberleri paylaşıyorum.

-Bilica kazmayı,küreği hazırlamış yarım kaldığı işi bitirmeye niyetliymiş fakat bu sefer ceza sahasının önünü komple taç çizgisine kadar kazacakmış.


-Kazım İnönü'deki faciadan sonra derbilerden önce,değil twitter mesajı atmak bilgisayara yaklaşamaz olmuş.

-Güiza bu maçla eski Güiza'yı izleyeceksiniz dedi.Güiza sözlerine 'biliyorum sevenlerimi çok üzdüm gol krallığı beklediler fakat olmadı ama bu sene yeniden doğacağım' diyerek devam etti.

-Quaresma'yla anlaştığı ortaya atılıp şampiyonluk kutlar gibi Q7'nin gelişini kutlayıp sonra yalan olduğu anlaşılıp Beşiktaş'a gelince tü kaka diyen Fenerliler en azından senede bir gün Q7 izleme şansı elde edicekler.

-Aykut Kocaman'ın bu maç kaybedilirse kaçıncı hafta kovulacağı hakkında iddia oranları açıklandı.İddiacılar 6.haftayı göremez konusunda fikir birliğine vardı.

-Yine bir iddia ya göre Aykut Kocaman kovulursa yerine ismi geçicek teknik adamlar listesi yaptı liste şöyle:
Daum,Lucescu,Capello,Alex Ferguson,Mourinho,Fatih Terim.Bu isimler geçmesine rağmen Daum'un yakında İstanbul'a geleceği gelen bilgiler arasında.

-Kendini kontrol edememesiyle tanıdığımız Emre Belözoğlu antidepresan haplara başladığı iddia edildi.Maçın getirdiği gerginliği kaldıramayacağı düşünülen Emre'nin tedavisi iyi gidiyor.

-Aziz Yıldırım maçta işlerin kötü gitmesi ihtimalini göz önüne alarak soyunma odasına giden gizli bir tünel yaptırmaya başlamış.Bilindiği gibi Aziz Yıldırım kötü giden maçlarda soyunma odasına inmek gibi bir alışkanlığı var.

-Geçen yıl derbide sahaya ağzında kemik olan köpek balonu atarak çirkinliğin dibine vuran Fenerbahçe taraftarı bu sefer biz ettik siz etmeyin yazılı balonları sahaya atacakmış.



Önemli Not:Yukarıda bahsi geçen yazı tamamen hayal ürünüdür.Derbilerden önce arkadaşlar arasında yapılan geyiklerden daha ileriye gitmeyen gerçekle uzaktan yakından alakası olmayan bir yazıdır.Kesinlikle Fenerbahçe'ye hakaret için yazılmamıştır.Hatta okuyan arkadaşlar kimseye saldırmadan saygı çerçevesinde geyiği devam ettirebilirler.Yanlış anlaşılma ihtimaline karşı not düşme gereği duydum sonra yanlış yerlere çekiliyor açıklamalar falan geliyor ortalık karışıyor.

15 Eylül 2010 Çarşamba

Günün Fotoğrafı - 15.09.2010


Galatasaray'ın Olimpiyat Stadında maçlarını oynadığı zamanlardan kalma bir fotoğraf.Bilen bilir olimpiyatı anlatmaya gerek yok zaten.Biraz sansürleyerek koyduk ama olsun..

14 Eylül 2010 Salı

Günün Fotoğrafı



İnternette dolanırken gördüm bu fotoğrafı burda blogda paylaşmak istedim.Başlıkta günün fotoğrafı yazıyor ama böyle arada beğendiğim fotoğrafları paylaşmak istiyorum,belki yorum falanda yapılır öyle yuvarlanır gideriz.

Bir Yıldız Transferide Potada Olsun



Daha önce böylesi görülmemişti heralde,futbolda yıldız getirmeye bir şekilde alıştıkta basketbolda olmamıştı.İverson evet efsane İverson NBA den gidecek takım bulamıyormuş ve kendine takım arıyormuş.Kendisine gelen en iyi teklif Çin'den gelmiş haliylede pek gönüllü değil gitmeye.

Bu yıl yıldız transferleriyle iyice coşan takımımız basket takımınada İverson'u alsın tam olsun.Ödeme planını 3 yıllık yapalım sponsor M-oil olsun taksit taksit öderiz.Forma satışına kafayı takanlarda hiç düşünmesinler Q7 kadar formasını satarız belki daha fazlası bile olabilir.Başkan özel jetini göndersin alsın gelsin valla.Gerçi okyanus aşırı gidebiliyormu onu bilmiyorum ama başkan çaresini bulur diye düşünüyorum.

Quaresma gibi Türkiye'de yeniden doğa bilir Iverson bunu bi düşünsünler bence.Ayrıca lakabı yok diye de üzülmesinler lakabıda var I3.Hadi başkan yap bi güzellik..

12 Eylül 2010 Pazar

Tebrikler 12 Cesur Yürek !


Maçtan önce inanılmaz bir ilgi vardı milli takımın maçı için.Klasman maçları için bilet almaya gitmiş alıp otururken 4-5 kişi yanımıza gelip final maçına bilet olup olmadığını sordu olmadığını söyleyince fiyatın önemli olmadığını söylediler! TBL de basketbola bu kadar uzak olan halk başarı gelince gözünü karartmış milli takımın arkasından gitmeye hazırdı.Gün boyunca salonun çevresinde Türk bayrakları,formalar,atkılar kapış kapış gitti.Hatta salonun içinde yüksek fiyatlara satılan ürünler bile kapış kapış gitti desek yanlış olmaz.


İspanya-Arjantin maçını İspanyolların arasından izlerken maçın sonlarına doğru Türkler gelmeye başladı salona yavaş yavaş ay-yıldız dolmaya başladı etraf saat daha 4-5 arası ! Diğer Türk taraftarlarla konuşurkende maçın zor geçeceğini fakat kazanma umudunu herkesin taşıdığını gördüm.



Ve en sonunda saatlerdir beklenen turnuvanın başında rüya denilen geyikleri yapılan final gerçekti Türkiye-Amerika maçı başlıyordu.

Geçen gece Sırbistan maçında hem fiziksel hemde ruhsal olarak aşırı yorulan milli takım antreman yapan Amerika karşısında Durant'i engelleyip pota altından çalışmamız gerekiyordu.Ama Amerikan takımı inanılmaz atletik yapıda ve o kadar serilerki nefesimiz yetmedi.Ama yinede Türkiye basketbol tarihinin en büyük başarısını efsanevi bir şekilde elde etti.Geçmiş bu günde kaldı artık üzerine konuşmanın çokta anlamı yok.Artık ileriye en büyük favorilerden biri olarak gideceğimiz avrupa şampiyonasına bakmamız gerekiyor.Bize yaşattıklarınız için teşekkürler 12 Dev Adam..

11 Eylül 2010 Cumartesi

Geliyoruz Ulan Finaldeyiz !!




Şuan duygularımı anlatıcak kelime bulamıyorum yarın sakin kafayla yazmaya çalışıcam ama şunu söyliyim resmen öldürdünüz bizi maç sonuna kadar bune kardeşim kalp dayanmadı..

Sıra Sırbistan'da


Final yolundaki turnuvada karşılaştığımız belkide en dişli rakip olacak Sırbistan.Milliyetçi duyguları,ülkeler olarak geçmişteki ilişkilerimiz açısından ekstra bir motivasyonla sahada olacaklardır.Bu noktadan sonra maçı irdelemeye çalışmak yanlış olur.Çünkü turnuvada süpriz sonuçlar çıkıyor ve takımımız beklenenin üstünde değişik bir oyun sergiliyor.Benim görüşüm maçın kesinlikle kolay olmayacağı fakat turu öyle veya böyle geçip finale adımızı yazdıracağımız yönünde.Devler 21.30'da sahaya çıkıyor kalplerimiz onlar için atıyor.Final yolunda son adım..

8 Eylül 2010 Çarşamba

Bırakın Bu İşleri



Sabah gazetesinin bu günkü haberine göre Ronaldo gittiğinden beri yerini dolduracak bir yıldız bulamayan Ferguson arayışlar içine girmiş ve dönmüş dolaşmış bizim Q7 yi gözüne kestirmiş.

Transfer dönemi bitti ara transfer döneminede aylar var yazıcak bişey bulamayıp bu saçma haberleri görünce gülmekten başka bişey yapamıyorum.Bırakın artık bu işleri yapmayın etmeyin yani olmuyor artık sadece fanatik,fotomaç takipçileri inanıyorlar bu haberlere.Haber doğru olsa bile bu tür şeyleri yazmanın anlamı yok aylar var daha ara transfer dönemine ki Man utd gibi klüpler sezon başında alacağını alır ara transfer dönemine bakmaz.

Bir futbolcu biraz iyi oynasa biraz birşeyler yapsa hemen dünya klüpleri peşine düşer zaten bizim medyaya göre.Arda örneği ortada adı geçmeyen klüp kalmadı ortada hala bişey yok.Yıllardır beklediğimiz tarz bir adam geldi sonunda Beşiktaş'a hemen akıl karıştırma,manipüle etme çabası içine giriyolar.Bi kaç gün sonrada Arda'ya yaptıkları gibi Kaptanımız Galatasaray'lılığını ve duruşunu ön plana çıkararak reddetmiştir tarzında bir yazı çıkarsa hiç şaşırmam.

6 Eylül 2010 Pazartesi

Fransa gitti sıradaki gelsin



Fransa'yı çok zorlanmadan geçen 12 dev adam sıradaki rakibi Slovenya.Final yolundaki yürüyüşümüz devam ediyor..

Not:Sinan Güler girdi ve tıkanan oyunu açtı.Birkez daha gördük ki bu takim atletik oyuncuya ihtiyaç duyuyor,Sinan ve Ömer Onan dan başkada bu kritere uyan pek kişi yok Tanjevic umarım dün akşam görmüştür.Porto Riko maçında Sinan oynasaydı o maçıda rahat alırdık.

4 Eylül 2010 Cumartesi

Sinan Güler üzerine



Beşiktaş'ta oynamaya başladığı yıllarda takip etmeye başladım Sinan'ı,malum büyük takım(!) hastalığımız o zamanlardada yaygın olduğu için Darüşşafaka'nın maçlarının izlenme düzeyi düşüktü.Beşiktaş'a geçince hem takımdan dolayı hemde sert ve yılmayan tavırlarıyla tanınmaya başlayan Sinan'ı tam anlamıyla izleme şansım oldu.
Türk spor severler olarak her zaman hangi branşta olursa olsun mücadeleci,başkalarıyla uğraşmadan kendi işine bakan adamları,aldığı paranın hakkını vermeyen çalışan adamları her zaman sevmişizdir.Sinan Güler 'de böyle biri aslında adam sadece işini yapıyor ve bir önceki yazımda bahsettiğim sadece yaptığı işten yaparken zevk almaya çalışıyor zaten asıl önemli olanda bu nokta.
Dünya kupasının olduğu şu dönemde milli takımdaki ve oynadığı takımlardaki gizli kahraman yine meydana çıktı.Diğer yıldızlar gibi adı her zaman ön sıralarda geçmesede işini yapan,mücadeleyi bırakmayan çizgisinden uzaklaşmadı.Milli takımımız için gerçekten en önemli adamların başında geliyor bence.Tanjevic sayesinde yine bana göre (gerçi kimle konuşsam aynı şeyi söylüyor) hakettiği süreyi bulamıyor ama yinede o yılmadan çizgisini koruyor.



Şimdi asıl söylemek istediğim blog olarak Sinan Güler'le bağlantıya geçtik ve sağolsun bize cevap verme nezaketini göstererek bizi çok mutlu etti.Yakın bir dönem içinde (Tabiki Sinan'ın işlerine ve takvimine uyan bir zamanda.Bizim söylememizle olmuyor.) Sinan Güler'le küçükte olsa bir röportaj yapma durumumuz var.Bizim soracağımız yada sormak istediğimiz bi kaç sorumuz var kendisine.Eğer siz blog okurlarınında ona iletmemizi sormamızı istediğiniz sorular varsa yorum olarak belirtebilirsiniz arasından uygun olanları ona sizin adınızada sorabiliriz.Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar soruları ve yorumları bekliyoruz.Umarım Sinan'la düşündüğüm küçük röportajı gerçekleştirip burada yayınlarım..

1 Eylül 2010 Çarşamba

Balon Patladı


Yazının başlığındanTekke'yi istemediğim çıkabilir fakat işin aslı öyle değil. Q7 ve Guti'den sonra klose,adebayor,robinho,grafite,santa cruz,keane derken şişti şişti ve sonunda Fatih Tekke'yle patladı.Ha ilk başta Fatih Tekke'nin adı geçseydi belki taraftar olarak beklenenin altında kalmazdı.Şimdi desekki taraftar durup dururken mi bekleyiş içine girdi oda öyle değil medya ve yönetimin şişirmeleriyle oldu.Neyse artık olan oldu Fatih Tekke Beşiktaş forması giyecek bundan böyle.

Türkiye'nin yerli olarak bence en iyi forvet oyuncularından biri kendisi.Mehmet Demirkol'un bi lafı vardı:

-'Ben Trabzon'lu yöneticilerin yerinde olsam Tekke'yi alamasamda yazın tatil için geldiğinde tesislere davet eder Umut Bulutu peşine takar beraber takılmalarını sağlardım.Hem profesyonellik,hem vuruş teknikleri,hemde yaşam tarzı olarak çok şey öğrenir.'

Birde oynadığı maç ve attığı gol istatistiklerini verelim bitirelim.


1994–1997
1997–1998
1998–2000
2000–2003
2003–2006
2006–2010
2010

Trabzonspor
Altay (kiralık)
Trabzonspor
Gaziantepspor
Trabzonspor
Zenit
Rubin kazan

04500(6)
02400(8)
03800(6)
0570(28)
1140(76)
0730(24)
00500(0)
0