28 Aralık 2012 Cuma
Federasyon = Fenerasyon
Bir ülkenin futbolunun en üst noktası olan bir federasyon düşünün;
Verdiği kararlardan dönen,neyi neden yaptığını bilmeyen,taraftarı bu spordan uzaklaştırmak için elinden geleni yapan,somut adımlar atamayan,ADAM KAYIRAN ve en önemlisi KENDİ HAKEMİNİ KORUMAKTAN ACİZ olup belli isimlerin elinde oyuncak olsun.
Evet herkesin tahmin ettiği gibi bahsettiğimiz TFF'den başkası değil.Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde Meireles'e çıkan kırmızı kart ve ardından gelen ceza hepimizi şaşırtmıştı bir Fenerbahçe oyuncusuna nasıl böyle bir ceza geldi diye ? Açık söylemeliyim ki 2 maçla geçiştirirler diye düşünmüş ceza bu derece olunca demek ki işler adil yürümeye başladı diye umut etmiştim ki sanırım erken konuşmuşum.
Verilen cezayla birlikte FB yönetiminin oluşturduğu kamuoyu,ortalığı yangın yerine çevirme becerisi ve fakir edebiyatı yine beklediği meyveleri verdi.Saha içinde hakeme yapmadığı terbiyesizlik ve hakaret kalmayan,hakemin otoritesini bitiren Meireles'in cezası düşürüldü.Peki buna şaşıran oldumu ? HAYIR !
Kendi bizzat atadığı hakemin, hakemlik hayatını bu kararla birlikte bitirdi TFF.Raporda geçen tükürük ve çeşitli hakaretleri göz ardı edip cezayı düşürdüler.Bundan sonra federasyon Halis Özkahya'yı Fb maçlarına nasıl atayacak ? Bu adam sahada otoritesini nasıl sağlayacak ? Kendi hakemini yalancı çıkaran TFF bu son olaylarla birlikte artık güvenilirliğini ve şeffaflığını kaybetmiştir.
Fakir edebiyatı yapıp,kendi söylediklerine kendileri bile inanmayan kimi kişiler ,söz konusu sarı-lacivert olunca bir beyine sahip olduğunu unutan toplulukları daha rahat yönetebilirler artık.Rant uğruna yada çeşitli çıkarlar uğruna bu derece alçalmak ve bu hale gelmek acınası.
Uzun lafın kısası geçmiş olsun Türk futbolu ve futbolun saflığına aşık olanlar.
Ayrıca merak edenler için Halis Özkahya'nın açıklaması;
“Olaylara anlam veremiyorum. Ben durduk yere, ‘Meireles bana tükürdü’ der miyim? Çok açık bir şekilde bana tükürdü. İlk günkü görüntülerde de bu durum çok net bir şekilde belli oluyor. Görüntüler iyi izlenirse Meireles’in bana ne şekilde tükürdüğü çok açık bir şekilde anlaşılıyor. Geçen hafta sonunda ortaya çıkan görüntülerde ise bir anormallik var. Özellikle Meireles’in dudak hareketleri iyi incelensin. Dudaklar tam oturmuyor. O görüntü acaba niye bu kadar geç çıktı? Herkesin bunu araştırması gerekir. Ama son çıkan görüntüler yüreğime su serpti. Bu görüntülerde Meireles’in bana tükürdüğü çok açık bir şekilde belli oluyor.''
24 Aralık 2012 Pazartesi
Bir Zamanlar Beşiktaş..
Breh breh breh kimler yok ki resimde.Guti,Q7,Simao.Çok değil 2011'de kaldırmıştık kupayı Kayseri'de.
17 Aralık 2012 Pazartesi
Pirlo Başgan
Cantona ve Beckenbauer'den sonra sıra Pirlo Reis'te.Şahsi fikrime göre 3 illüstrasyon arasında en iyisi Pirlo olduğu yönünde,o yüzden onu en sona bıraktım.
15 Aralık 2012 Cumartesi
14 Aralık 2012 Cuma
2 Aralık 2012 Pazar
30 Kasım 2012 Cuma
Euroleague'de Sahne Kartal'ın
Euroleagu'te top 16 yı garantileyerek hepimizi sevindiren takımımızın bu akşam ki konuğu Avrupa devi Barcelona.İlk kez katıldığımız Euroleague'de başarılı kabul edilecek bir performansla grupların tamamlanmasına 3 maç kala top 16 yı garantilememiz çok önemliydi ve bunu başardık.
Gruptan çıkma stresinden uzak iki takımı karşı karşıya getirecek bir maç olması, sonucu tahmin edilmesi zor bir maç ortaya çıkarıyor.Her nekadar iki takımda çıkma stresinden uzak olsada maçın gidişatını ve sonucunu etkileyecek önemli değişkenler de yok değil.
Euroleague'de 7 maçta yenilgisiz devam eden ve şampiyonluk için favorilerden gösterilen Barcelona kendisine göre nispeten kalite farkı olan takımımız karşısında serisini bozmak istemeyecektir fakat diğer yandan en önemli oyuncularından Navarro'yu getirmemeleri de soru işareti oluşturuyor.
Bizim cephemizden baktığımızda ise EL'e ilk kez katılan ve maddi zorluklarla boğuşan takımımız aldığı başarılarla hepimizin göğsünü kabartmış durumda.EL grup maçlarında salonu istenen düzeyde doldurmayıp takıma ayıp etmişti taraftarımız fakat bu maçta durum umarım değişecektir.Ortada çıkan bu maçla ilgili desibel rekoru denemesi de yapılacağı haberide var.Taraftarımızın bu maça göstereceği ilgi takımımızı önemli derecede etkileyecektir.
Sonuç olarak takımımız gruptan çıkmayı garantilesede bu maça sonuna kadar asılacaktır.Top 16 da gelecek zorlu takımlar öncesi kendimizi test etmek açasından çok değerli bir maç.Kazanmamız durumunda elde edeceğimiz prestij ve oyuncularımızın kendine duyacağı güven çok çok değerli.
Şahsi düşünceme göre takımımız bu maçta göstereceği performansla hepimizi mutlu edip,Beşiktaş ismine layık olacaktır.İddaa'da ise takımımız lehine verilen 8.5 handikap ın ise aşılmayacağını,yenilsek bile handikap içinde kalacağımızı düşünüyorum.
25 Kasım 2012 Pazar
Tatar Beyi Hiddink
Anzhi tribünlerinin Guus Hiddink ve takımın yıldızlarını tatarlar şeklinde resmettiği ve tribünde açtığı koreografi.
24 Kasım 2012 Cumartesi
Adamsınız Adam !
Son haftalarda ki muhteşem performansımızı,takım olmamızı bir kenara bırakıyorum bu yazıda.Bu yazının konusu dün akşam ki galibiyet değil.Galibiyetten daha değerli ve önemli olan takım olmayı başarmamız.
Sahalardan uzak olan,ihtiyaç duyduğumuz anda takımda olamayacak olan İsmail Köybaşı'yı unutmayan oyuncularımızı tek tek tebrik ediyorum.Dün akşam kaybetsek bile şu görüntüyü verdik ve samimi duygularla arkadaşlarına selam gönderdiler ya helal olsun.Bu takım olmuş beyler.
21 Kasım 2012 Çarşamba
Kıroyum Amma Para Bende
Fotoğraflar Suudi Arabistan'dan.Para babaları kurulmuşlar klimalı tribünlere bazıları da çıkmışlar Bmw'lerin üzerine.Para çok olunca ne yapacağını şaşırıyor insan.
20 Kasım 2012 Salı
İsmail'e Hasta Ziyareti
Takımımızın gençleri bu yılın yükselen isimlerin İbrahim Toraman'ın arkasına takılmışlar ve gitmişler İsmail'i ziyarete.Bilindiği gibi İsmail'in sezonu kapattığı haberi hepimizi üzmüştü.Oyuncularımız da takım olmanın getirdiği sorumluluklardan birini yerine getirip hasta ziyaretini eksik etmemişler çok iyi yapmışlar çok da güzel yapmışlar.
İsmail'de sezonu kapattığına göre sol bekte iyice Uğur Boral'a kaldık.Sezon başından beri kanadından yemediğimiz pozisyon ve gol kalmadı birde üstüne Uğur'un gereksiz agresifliği eklenince iyice çekilmez oluyor.Samet Aybaba çok eleştirilmişti fakat yaptığı oyuncu tercihleriyle ve kazandığı oyuncularla bizleri mutlu etmeyi başarmıştı.Hoca sorunun farkına varıp umarım Uğur'un kanadıyla ilgili birşeyler düşünecektir.
19 Kasım 2012 Pazartesi
Almeida Şahlanışı
Sorunlu Portekiz'li Almeida bu sezon şahlandı.Geldiğinden beri bekleneni karşılayamayıp hepimize saç baş yoldurmuştu.Peki ne oldu da Almeida bu sezon şahlandı ? Sezon başında gitmek için zemin arayan fakat teklif gelmeyince takımda kalmak zorunda kalmıştı.
Almeida'nın şahlanışını takımdan diğer ağır topların gitmesine bağlıyorum.Kendi de önemli bir isim olmasına rağmen Quaresma ve Simao gibi ışıkların üstüne döndüğü adamların yanında geri planda kalıyordu.Onlar kadar ünlü olup,çılgın paralar kazanan adamlar bazen egolarına yenik düşebiliyorlar ne yazık ki.
Quaresma ve Simao'nun gölgesinde kalan Almeida onların gidişinden sonra nispeten yıldızsız kalan Beşiktaş'ta eline bakılan adam olunca sorumluluk aldı ve daha fazla çabalamaya başladı.
Almeida'yı en çok eleştiren ve gönderilsin diyen adamların başında geliyordum fakat Almeida kendini affettiriyor.Almeida'nın bu çabası ve isteği devam ederse Beşiktaş ondan çok fazla fayda görür.Önemli olan Almeida'yı küstürmemek ve değerli olduğunu hissettirmek,bunlar olduğunda sonuç ortada aslında.
(not:Almeida'nın durumu ile ilgili sizinde görüşleriniz,farklı düşüncüleriniz varsa paylaşabilirsiniz.)
13 Kasım 2012 Salı
Aragorn İnönü'de
Merhaba sevgili dostlar.Çok çok çok çok çok uzun bir aranın ardından tekrardan bu satırlara döndük.Blog hiç olmadığı kadar boş ve ilgisiz kaldı.Sayıları nispeten kısıtlı olan okuyucularımızı da büyük ihtimal kaybettik.Ama bu bir geri dönüş yazısından ziyade kalan okuyucularımıza haber etme yazısıdır.Zira son yazılarımda epey geri döndük diye post attım.
Son yazımdan bu zamana kadar geçen sürede ev taşıdık hemde aynı şehir değil şehir değiştirdik.Bundan sonra Gololurr ' un merkezi İstanbul değil Eskişehir'de.İnternet bağlantısı problemleri,ev işleri derken aksattığımız bloga geri dönüş tarihi bugündür.Hala ilgilenen varmı bilmem ama Gololurr döndü.
Postun konusuna gelince ise zaten başlık kendini anlatıyor.Canımız ciğerimiz orta dünyalı Aragorn'umuz - Viggo Mortensen sağlam Beşiktaş'lı olup çıkmış.İstanbul'da yeni bir film çekimi için bulunan Viggo'ya sette hediye edilen Beşiktaş formasıyla başlayan aşk yukarıda gördüğünüz fotoğraflara kadar gitmiş.Viggo oynadığımız son 3 maçta tribünde ki yerini alıp bizden biri olmuş.
Lord of the Rings'in zaten hastasıydık da yukarıda ki görüntülerden sonra sevgim iki kat arttı adamsın Viggo. (Unutmadan ; Yukarıda ki fotoğraflar Bursaspor maçından)
21 Eylül 2012 Cuma
Kobe:Sadece Türkiye'de Oynarım
Canımız ciğerimiz,Lakers reisi Kobe Bryant bugünlerde İstanbul'da.Thy'nin reklam yüzü olmasından mütevellit İstanbul'da olan Kobe basın toplantısında reklam kokan hareketlere imza atmış.Tam olarak ; Avrupa'da oynayacağım tek lig Türkiye Basketbol Ligi ' demiş Kobe.
İlk okuduğumuzda kısa bir gurur anı yaşatıyor bu demeç fakat işin aslı farklı.Bilindiği gibi Kobe İtalya doğumlu ve onu ilk takip etmeye başladığım günlerden beri hemen her fırsatta bir gün mutlaka İtalya'ya dönmek istediğini dile getiriyordu.İtalya'da spora başladığını ve orada bırakmak istediğini dile getirmişti.
Bir de verdiği demeçlerin birinde oynamak istediğini söylediği Barcelona vardı onuda belirtmeden geçmeyelim.
Birbirinden zıt daldan dala atlayan bir görüntü çizen sevgili Kobe'miz ya çok ayran gönüllü ya da cebine giren para diline vurduğu için söylenenleri yapıyor.
20 Eylül 2012 Perşembe
18 Eylül 2012 Salı
17 Eylül 2012 Pazartesi
Ado Den Haag - Yaz Kreasyonu
Ado Den Haag taraftar ürünü satışlarına bambaşka boyutlar getirmiş.Atkı,forma,tost makinesi,kalemlik,şapka falan gördüm de böylesini ilk kez gördüm.
13 Eylül 2012 Perşembe
'Kova' Yaşar
Yaşar Duran'ın bugün Hürriyet'te güzel bir röportajına rastladım.Röportajı Hürriyet'e mi vermiş yoksa başka bir yere vermHürriyet kullanmışmı ayrıntısına bakamadım fakat röportajdan bir kısmı paylaşmak istiyorum.Günümüz şımarık futbolcularının okuyup,biraz bulundukları yere saygı göstermeleri ve durup düşünmeleri gereken bir konu.Aynen olduğu gibi alıyorum ;
-İmkanlar çok kısıtlıydı değilmi ?
-Hiç yoktu ki.Hani bir moda var maçlarda herkes birbirinin formasını alır,hatıra olsun diye.İşte biz 80'li yıllarda yabancı takımlarla oynarken yapardık bunu.Ama hatıra olsun diye değil,adamların formaları Adidas pırıl pırıl formalardı.Bizde o zaman dandik kumaştan formalar vardı.Bir kez Kuzey İrlanda ile oynadık,maç sonrası adamların peşine düştük,forma diye.Herkes şaşırmıştı.
1 Eylül 2012 Cumartesi
27 Ağustos 2012 Pazartesi
Hentbol Süperlig
Süperligimiz yine süper hakem hataları ve saçmalıklarla başladı.Yıllardan beridir alıştığımız hakemlerin Fenerbahçe'yi koruma,kollama görevlerine bu sene de Galatasaray eklendi.
Haktan hukuktan bahsedilen,kirli oyunların aşılmaya çalışıldığı şu ortam da bile bu oyunun bizzat içindekiler bile haksız kazançlar elde etmekten korkmuyor.
Fenerbahçe-Gaziantepspor maçından sonra Mehmet Topal elle kontrol edip attığı golle ilgili elime çarptığının farkında değildim açıklamasından sonra,dün akşam ki derbide eliyle önüne düşürdüğü topu gol yapması yetmiyormuş gibi takım arkadaşı ahlaktan nasibini almamış Burak Yılmaz'ın penaltı pozisyonuna da yüzde yüz penaltı diyebilen Umut Bulut isimli vatandaşın talihsiz açıklaması geldi.
Milli takım düzeyinde ülkemizi temsil eden,ay yıldızlı formayı üstünde taşıyan,ülkenin sayılı yerli topçularından ikisi-üçü bile bu yanlışlara düşüp küçük kazançlar peşinde koşarken bizim gidip para uğruna ülkemize gelen yabancılardan hesap sorma hakkımız yoktur.
Bunca yaptıkları çirkinliğe rağmen milli takım ortamında haksızlık yaptığını bile bile,takım formaları altında rakip milli takımda takım arkadaşı olan oyuncuların yüzlerine nasıl bakacaklar çok merak ediyorum.Çok farklı bir meziyet olmalı.
Bir oyun uğruna;üstüne geçirdiği formanın yandaşlarına yaranmak,şirin görünmek,bol sıfırlı anlaşmalar yapabilmek adına kişilerin;benliklerinden,haysiyetlerinden ödün verdiklerini görmek çok acı.
Etiketler:
burak yılmaz,
derbi,
hentbol,
mehmet topal,
umut bulut
24 Ağustos 2012 Cuma
19 Ağustos 2012 Pazar
Fenerbahçe Centilmenliği !
Fenerbahçe sezona bomba gibi girdi.Geçen sezondan bıraktığımız gibi hatta çok daha önce ki sezonlarında oldukları gibi başladılar.
Yeni bir sezona başlamışız henüz ortada ne puan için kavgalar var,ne takımlar arasında sürtüşmeler var ne de can sıkan bazı olaylar var.Futbolu özledik ağız tadıyla geçtik televizyonun başına fakat Fenerbahçe'de değişen birşey olmamış.
Her türlü çirkeflik,hakemin üzerine oynama,en ufak kararda hakemin üstüne yürüyüp etki altına almaya çalışma her türlü şey devam ediyor.
Yalnız Fenerbahçe geçen sezonlarda yaptıklarının da üstüne çıkarak Elazığspor maçında daha da ileri gitti.Elazığspor oyuncusu Bület Ertuğrul kendisine isabet eden toptan sonra yerde yatarken Mehmet Topuz topu dışarı atmak yerine (özellikle yerde yatan adamı gösteren Elazığ'lı oyunculara rağmen!) pozisyona devam etti ve FB golü buldu.
Bu ligi domine eden,tarihi 100 yılı geçmiş,BÜYÜK statüsünde geçen Fenerbahçe camiasına bu hiç yakışmadı.En ufak olayda neden kimse Fener'i sevmiyor muhabbeti yapan arkadaşlar cevabı merak ediyorlarsa eğer açıp açıp o pozisyonu izlerseler cevabı kendi kendilerine bulacaklardır.
Şike,havadan kazanılmış maçlar,çantada giden paralar ve türlü pisliklerle kirlenen Fenerbahçe adını temizlemek,doğru işler yapıp bir nebze kendisine yönelen oklardan kurtulmak için çabalamak yerine yaptıklarına yenilerini eklemeyi tercih ediyor.Gerçekten çok başka bir kafa içinde bulundukları bu durum.
Bu sezon da kavgadan,dövüşten,birbirine laf sokma yarışlarından,kirli 3 puanlardan kurtulamayacağımız daha ilk maçtan belli oldu.Hepimize geçmiş olsun.
2 Ağustos 2012 Perşembe
Futbol Peşinde #1 Es-Es
Bugün Eskişehirspor Avrupa arenasında çıkacağı en önemli maçlardan birine çıkacak.Şehiş r ve takım tur için umutlu heyecan üst seviyede.
Bende yıllardır hayalini kurduğum,istediğim şehir veya ülke dışında değişik stadyumlarda takımları yerinde izlemek amacıma ulaşmak için ilk adımımı atmış bulunuyorum.Evet şuanda Eskişehirspor-Marsilya maçı için Eskişehir'e giden otobüsümün internet bağlantısı sayesinde yazıyorum bu satırları.Eskişehir'e varmama tahminime göre 3 saat kalmış durumda şehrin maç öncesi durumunu görmek,maçı yerinde izleyecek olmam beni heyecanlandırıyor.
Otobüsün büyük bölümü boş olmasına rağmen (15 kişi var) maça giden ben dahil 3 kişi var.Formalarını giyip hazırlıklı şekilde düşmüşler yollara.Gördüğüm bu durum heyecanımın artmasına yol açıyor.Akşama maça olan ilginin yoğun olmasını beklemek sanırım yanlış olmaz.
Maç öncesi çekebildiğim kadar fotoğraf çekip dönüş yolunda ya da en uygun zamanda blogdan paylaşmaya çalışacağım.Şimdilik benden bu kadar devamı maç sonrasına.
19 Temmuz 2012 Perşembe
Sahne ES ES'in
Eskişehirspor taraftarının beklediği gün geldi çattı.37 yıl aradan sonra Atatürk stadında tekrar bir avrupa kupası maçı oynanacak.
Es-Es,Avrupa Ligi'ne bizim yerimize gitmiş olsada bunda Es-Es'in herhangi bir suçu günahı yok.Bizim yerimize ülkemizi temsil edecekler en güzel şekilde buna inancım tam.
Bu maçın 37 yıl sonra oynanan bir avrupa maçı olmasının dışında başka anlamlarıda var aslında.
Anadolu takımlarının yıllardır şikayet ettikleri,İstanbul takımlarının gerisinde kalma,ilgiden yoksun kalma durumunada son vermek için harika bir zaman.Anadolu takımları bu maçlarla; para,ilgi ve en önemlisi Avrupa çapında tanınma şanslarını iyi kullanmaları gerek.
Maç için çok ayrıntılı teknik analize,tahmine gerek yok Eskişehir maçın ağır basan tarafıdır.Kendi liginde Beşiktaş,Fenerbahçe,Galatasaray gibi devlerle en iyi şekilde mücadele eden bir takım için St.Johnstone FC ölçü değil.Fakat yinede Anadolu takımlarımızın önemli bir hastalığı olan Avrupa tecrübesizliği yüzünden saçma sapan kaybedilen bir sürü de maç hatırlıyoruz.
Umuyorum ki Eskişehirspor bu akşam 3 büyüklerle sahada kapıştığı gibi oynayıp avantajlı skoru elde edecek.Ülke olarak göğsümüzü kabartırken,kendi adına da hakettiği yerlere gelecek.
15 Temmuz 2012 Pazar
Dönüyoruz
25 hazirandan beri bloga yazı yazmamış ayıp etmişim.İşlerin güçlerin yoğunluğu derken blog hiç olmadığı kadar boş kalmış haline bakınca üzüldüm.
Bilmiyorum özleyeni,arayanı olmuşmudur ama blog artık eski haline dönüyor.
Beşiktaş'ımız da ilginç şeyler olmaya bol malzeme çıkmaya da başlamışken dönmek farz oldu.Söyleyecek bir kaç kelime var olaylar üzerine.
Bekleyenimiz,takipçimiz,arayanımız varsa kusura bakmasınlar bu aradan ötürü.Eski bol postlu günlere dönüyoruz.
25 Haziran 2012 Pazartesi
22 Haziran 2012 Cuma
21 Haziran 2012 Perşembe
19 Haziran 2012 Salı
Denyo
Büyük turnuvalarda bu ve benzeri bi çok denyo çıkıyor tribünlerde.Kamerada bir an için olsun görünmek,etraftakilerin ilgisini çekmek için türlü türlü maymunluğu yapıyorlar.Stada maç izlemek içinmi yoksa maymunluk yapıp ilgi çekmek içinmi geldikleri belli değil.
Bu dayı da onlardan biri.Stada geldiği şekil malum.Neyse ki Hollanda elendi de bir denyo azalmış oldu.
16 Haziran 2012 Cumartesi
15 Haziran 2012 Cuma
F.ck Euro 2012 #2
Biz güzel oyun severler olarak güzel bir yaz geçirip turnuvayı seviyoruz fakat turnuvayı istemeyenler de mevcut.Turnuva Ukrayna ve Polonya'da yoğun gösterilere maruz kalıyor.
13 Haziran 2012 Çarşamba
Turuncu !
Hollanda taraftarları Euro 2012 'de fazlasıyla turnuva havasına girmişler.Amsterdam sokakları turuncuya boyanmış.Arkadan gelen destek büyük olsa da Hollanda bu akşam aldığı Almanya yenilgisiyle tur şansını mucizelere bıraktı.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)